Prof. Dr. Şener Dilek - Muhâkemat - 25 - Sh44 - 1. Makam - 10. Mukaddeme

submitted by Mehmet ER on 02/18/18 1

Risale-i Nur Dersleri Yeni videolarımızdan haberdar olmak için “ABONE OLUN” yazan butondan kanalımıza abone olmayı unutmayın. Videolarımızın daha fazla kişiye ulaşması için videoyu beğenip paylaşabilirsiniz. Prof. Dr. Şener Dilek - MUHÂKEMAT, Bediüzzaman Said Nursi Kayıt tarihi: 05.02.2017 Yer: İstanbul, Pendik --- DERS NOTLARI --- 09:04 kelamdan anlamak 09:22 fetanet, peygamberler de idrak darlığı yok 10:19 uslub-u mücerrede , fıkıhda.. 11:09 uslub-u müzeyyene 11:26 uslub-u aliye, kur'anın uslubu 14:19 belagat nedir? mukteza-i hale mutabık konuşmak ilm-i maani ilm-i beyan ilm-i bedi 21:27 sizin kayınpederiniz zürafadan mı? 24:20 anadolu insanı, mecaz istihare kinaye kullanımı 30:04 tefsirde olan her cümle tefsirden değildir ör: kamer dünyadan 10 kat büyüktür 34:40 filan adamın kılıncının bendi uzun - kinaye manası - adamın boyu uzun 38:03 niçin Hz Mevlana hayvandan hikayelerden bahsetmiş? 39:07 Nasrettin Hocanın hikayeleri niçin kullanılmış? manaları anlamak için 40:41 engüzel temsil, temsil aklın dürbünü gülistan mesnevi bostandaki temsilden niçin bahsediliyor 44:14 usul alimler öyle hizmet etmişler ki, kelamın 8 tabakası zahir, nas, muhkem, müfesser, hafi, mücmel, müşkil, müteşabih manaları 46:34 mütefabih ayetler insanın içindeki hastalıkları çıkarır "sana yakin gelinceye kadar rabbine ibadet et" yakin manası ölüm 48:30 mehmed ali abi- otobüsteki fötör şapkalı adam evladım sen şimdi diyeceksin bu amca niçin namaz kılmadı? evladım ben heran huzurdayım, namaz.. 51:19 "ahirzamand bir zat gelecek elleri ayaklarından uzun olacak" 52:00 "deccalın bir merkebi var önü cehennem arkası cennet bi bulut onu takip edecek" --- OKUNAN BÖLÜM --- Onuncu Mukaddeme Bir kelâmda, her fehme gelen şeylerde mütekellim muahaze olunmaz. Zira mesûk-u lehülkelâmdan başka mefhumlar irade ile deruhde eder. İrade etmezse, itab olunmaz. Fakat garaz ve maksada mutlaka zâmindir. Fenn-i beyanda mukarrerdir: Sıdk ve kizb, mütekellimin kasd ve garazının arkasında gidiyorlar. Demek maksud ve mesâk-ı kelâmda olan muahaze ve tenkid mütekellime aittir. Fakat kelâmın müstetbeatı tabir olunan telvihat ve telmihatında ve suver-i maânî ve tarz-ı ifade ve maânî-i ûlâ tabir olunan vesail ve üslûb garazında olan günah ve muahaze; mütekellimin zimmetinde değil, belki örf ve âdete ve kabul-ü umumîye aittir. Zira tefhim için, kabul-ü umumî ve örf, ihtiram olunur. Hem de eğer hikâye ise, halel ve hata mahkiyyun anh'a aittir. Evet mütekellim suver ve müstetbeatta muahaze olunmaz. Zira onlara el atmak, semeratını almak için değildir. Belki daha yukarı makasıdın dallarına çıkmak içindir. Eğer istersen kinaî şeylere dikkat et. Meselâ: "Filanın kılıncının bendi uzundur" ve "Ramadı çoktur" denildiği vakit, o adam uzun ve sahî ola... Ramad ve kılıncı hiç olmazsa da kelâm sadıktır. Eğer istersen misal ve müsül-i faraziyeye dikkat et. Göreceksin: İştihardan neş'et eden kıymet ve kuvvet ile müdavele-i efkâr ve akıllar arasında sefarete müstaid oluyorlar. Hattâ Mesnevî sahibi ve Sa'dî-i Şirazî gibi en doğru müellif ve en muhakkik hakîm, o müsül-i faraziyeyi istihdam ve istimal etmelerinden, müşahhat görmemişlerdir. Eğer bu sır sana göründü ve ışıklandı: Mumunu ondan yandır, kıssat ve hikâyetin köşelerine git. Zira cüz'de cari olan, bazan küllde dahi cari olabilir... Tenbih Üçüncü Makale'de müşkilât ve müteşabihat-ı Kur'aniyeye dair bir kaide gelecektir. Muhakemat ( 45 )

Leave a comment

Be the first to comment

Collections with this video
Email
Message
×
Embed video on a website or blog
Width
px
Height
px
×
Join Huzzaz
Start collecting all your favorite videos
×
Log in
Join Huzzaz

facebook login
×
Retrieve username and password
Name
Enter your email address to retrieve your username and password
(Check your spam folder if you don't find it in your inbox)

×